|
"Hayat Ağacı" mızın tarihini bedeninde yer alan çizgilerden okuduğumuzda, her bir zeytin ağacının farklı bir insana benzeyen gövdesine sarıldığımızda, sahip olduğumuz zeytin ağacının herhangi bir ağaç olmadığını anladığımızda, yeryüzünde eşi benzeri olmayan bir zenginliğe sahip olduğumuzu da anlarız. |
Zeytin ağacı; insanlık tarihi ile birlikte var olup barışın, kutsallığın, aşkın, yaşamın, bilginin, asaletin, arınmanın, adaletin, ölümsüzlüğün ve her ölüme yaklaşıldığında yeniden dirilişin simgesidir. Zeytin ağacı Gücün ve Asaletin dünya üzerindeki simgesidir. Zeytin ağacı cennette yer alan iki ağaçtan birisidir. Biri “Gerçek Ağacı” olarak bilinen İncir Ağacı olup diğeri ise “Ölmez Ağacı” olarak bilinen Zeytin Ağacıdır. Zeytin ağacı ölümsüzlüğün simgesidir. Geç büyüse de kolay kolay ölmez. Her ölüme yüz tuttuğunda ağaç alt taraftan yeniden filizlenip, sürgünlerinde hayatına devam eder. Zahmetsiz bir ağaçtır. Çok özel bir bakım gerektirmeden yüzlerce hatta binlerce yıl varlığını sürdürebilir |
|
Zeytin ağacı adeta yaşlı bir bilge gibidir. Bilgenin yaşı ilerledikçe yüzündeki çizgiler artarken ağaç yaşlandıkça boğumları artmaya başlar. Bilge hayatın izlerini yüreğinde, zeytin ağacı ise zamanın ve doğanın acımasızlığını boğumlarında gizler. Bilge yaşlandıkça çevresine ışık saçarken, ağaç büyüdükçe dalları yukarıya doğru uzamaya başlar. Dal meyve vermeye başladığında kendiliğinden yataylaşır. |
|
Dünyanın birçok bölgesinde yetişse de zeytin ağacı özellikleri gereği Akdeniz Havzasına sevdalıdır. Öyle ki 2003 yılı verilerine göre dünya zeytin üretiminin %98 i Akdeniz Havzasında yetişir. Zeytin ağacı rüzgârla dost olsa da soğuğu sevmez. Onun içindir ki Akdeniz ikliminin olmadığı karasal iklim özelliği taşıyan bölgelerde zeytin ağacı yetişmez. Hava sıcaklığı çok kısa süreli olmak kaydıyla -7 ºC ye kadar düşüş gösterdiğinde direnebilir soğuğa. Fakat süre uzadığında ve sıcaklık -7 ºC nin altına düşmeye başladığında önce gözler, somaklar, uç sürgünleri, dane, yaprak, ince dal ve dalcıklar, gövde ve turplar sırasıyla zarar görürler. |
Soğuk hava devam ettikçe aşırı yaprak dökümü, kabuk çatlaması, önce ince sonra ise kalın dalların ölümü şeklinde devam eder. Don durumunda ise ağaç kökleri tamamen donabilir. Bu durumda yıllara meydan okuyan zeytin ağacının yeniden hayat bulması çok uzun yılları alabilir. Soğuğu sevmeyen zeytin ağacı çok aşırı sıcakları da sevmez iyi bir sulamayla maksimum 40 ºC’e sıcaklığa dayanabilir. İlk sürgün ile somak sokumu arasında gecen sürecte (Şubat-Mart) sıcaklığın 5-10 ºC arasında bulunması sürgün için çok önemlidir. Hava sıcaklığındaki aşırı düşüş ve yükselmeler ürüne zarar verir. |
Zeytin ağacı için en ideal yağış miktarı yıllık 700-800 mm dir. Yağmur ve sulama danenin büyümesini ve sofralık değerine doğrudan etki eder. Zeytin kısmen nemi sevmediği için denizden 1-2 km içeriye dikilmesi daha iyidir. Akdeniz ve Ege bölgelerinde kısmen denize yakın kısımlarda da zeytinlikler bulunmaktadır. Burada göz önünde tutulması gereken en önemli husus nemin yanı sıra rüzgârın yönüdür.Kökleri çok derinlere indiğinden yüzeyde geçirgen olup suyu derinde hapseden topraklarda daha verimli olur. |
|
Fransiz Coupine göre zeytin ağacı “zeytin fakir toprakların zengin bitkisi”dir. Her ne kadar Zeytin ağacının seçici olmadığı söylense de ışığı rahat görebileceği kalkerli-kumlu ve derin nemli toprakları sever. |
|
|